
1787 yılında İstanbul’a gelen bir Fransız mühendisin Bâbıâli’ye (Osmanlı Hükümeti) sunduğu logaritma cetvellerinin kullanımına dair eser, dönemin yerel bilim çevreleri tarafından tam olarak anlaşılamamıştır. Bu duruma çözüm olarak, Gelenbevi İsmail Efendi Şerh-i Cedâvili’l-ensâb (yaygın adıyla Logaritma Şerhi) adlı Türkçe eserini kaleme almıştır.
Eser iki ana bölümden oluşur; ilk bölümde sayı sistemleri ve cedvel-i ensâb (logaritma), nisbet-i ceybiyye (sinüs) ve nisbet-i zılliyye (tanjant) cetvellerinin matematiksel oluşum esasları açıklanır. İkinci kısımda ise bu cetvellerle yapılacak çeşitli matematiksel işlemlerin kullanımı detaylandırılır. Gelenbevi, bu şerhi hazırlarken Kalfâzâde İsmâil Çınârî Efendi’nin daha önceki çevirisinden de yararlanmıştır.
Bu olay, Gelenbevi’nin teorik İslâm cebirini, modern Batı matematiğinin bir aracı olan logaritma cetvelleri karşısında başarıyla uygulayabilme yeteneğini kanıtlamış ve bilimsel gücünü Avrupalılara kabul ettirdiği an olarak tarihe geçmiştir. Bu başarısının nişanesi olarak devrin Reisülküttâbı Mehmed Râşid Efendi tarafından samur kürkle ödüllendirilmiştir.
Kaynaklar:
1) Gelenbevi İsmail Efendi, Şerh-i Cedâvili’l-ensâb (Logaritma Şerhi).
2) Sâlih Zeki, Âsâr-ı Bâkıye.
3) Sâlih Zeki, Kāmûs-ı Riyâziyyât.